2025 yılı itibarıyla kira gelir vergisi istisna tutarı 47.000 TL olarak belirlenirken, bu sınırı aşan konut ve iş yeri sahiplerinin gelirlerini beyan etmesi gerekiyor. Beyanname vermeyen veya eksik bildirimde bulunan mükellefler, vergi ziyaı cezası ve özel usulsüzlük cezaları ile karşı karşıya kalabilir.
Vergi muafiyeti konusunda da kritik değişikliklere dikkat çeken Av. Elvan Kakıcı Şimşek, belirli şartları sağlayan emeklilerin ve tek konutu bulunan mülk sahiplerinin muafiyetten yararlanabileceğini, ancak yanlış bilgilendirme durumunda cezai yaptırımların uygulanabileceğini vurguladı.
Ayrıca, işyeri kira gelirlerinde stopaj yükümlülüğünün kiracılara ait olduğu ve bu vergilerin işyeri sahipleri için ek beyan zorunluluğu doğurduğu hatırlatıldı. Kira vergisinin kira bedellerine etkisi konusunda da değerlendirmelerde bulunan Şimşek, bazı ev sahiplerinin vergi yükünü kiracılara yansıtma yoluna gidebileceğini ifade etti.
Mülk sahiplerinin cezai yaptırımlarla karşılaşmamak adına mart ayında kira gelir beyannamesini vermesi ve mart ile temmuz aylarında ödemelerini yapması gerektiğini belirten Şimşek, “İşyerlerinden elde edilen kira gelirleri de vergiye tabidir. İşyeri kira geliri yıllık 2025 yılı için 330.000 TL’yi aşarsa, beyanname verme zorunluluğu vardır. İşyeri kiralarında stopajı (verginin bir kısmını) kiracı öder ve devlet adına kesinti yapar. Mart ayında “kira gelir vergisi beyannamesi” verilmesi gerekmektedir. Ödeme ise mart ve temmuz aylarında iki taksit ile yapılır. Mülkünü kiraya veren kişiler, Gelir İdaresi Başkanlığının web sitesi üzerinden gelirlerini beyan edebilir. Ayrıca ikametgahın bulunduğu ilçedeki vergi dairesi üzerinden de bu işlem yapılabilir.” şeklinde konuştu.
Elvan Kakıcı Şimşek, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olup Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesinde Özel hukuk alanında yüksek lisans yapmıştır. 2003-2005 yılları arasında Londra’da bir hukuk bürosunda çalıştıktan sonra 2007 tarihinden bu yana Kakıcı Şimşek hukuk bürosunun kurucu ortaklarındandır. Özellikle Gayrimenkul hukuku, Aile hukuku, medeni hukuk başta olmak üzere özel hukuk alanında uzmanlaşmıştır. Ayrıca son zamanlarda girişimcilerin ihtiyaçları ile ortaya çıkan Girişim Hukuku üzerine de çalışmalar yapmaktadır. Makaleleri çeşitli yazılı ve dijital basımlarda yayınlanmakta olup hukukçunun akademik yönünü sürekli geliştirmesini çok önemsemektedir. Türkiye Kadın Girişimciler Derneği, Özyeğin Üniversitesi 10.000 Kadın Mezunları Derneği ve İstanbul Barosu üyesidir. Sosyal sorumluluk projelerini desteklemekte ve "toplumsal cinsiyet eşitsizliği” kavramı üzerinde Türk toplumundaki kadının yeri konusunda yapılan her türlü sosyal farkındalık çalışmalarının gönüllü destekçisi olmaktadır. 2 çocuk annesidir.