İstanbul Anadolu yakası kuzeye doğru büyümeye devam ediyor. Kuzeyde imar çeşitliliği olarak her tür imar lejantının ve yoğunluğunun olduğu tek ilçe Çekmeköy ilçesi. İlçede konut arsasının yanında, ticari arsa, villa arsası, turizm alanı bulmak mümkün.

Sırtını ormanlara dayamış olan doğa harikası Çekmeköy, şehir merkezlerine bir adım mesafede. Çekmeköy’de arazinin bakir olması, içme suyu havzası gibi sıkıntıların az olması, imar planı yapımını kolaylaştırıyor. İmar yapımında fazla engeller olmadığı halde belediyeler imar planı yapımında çok yavaş ve isteksiz davranıyor. İşi tam anlamıyla bilenlerin azlığından mı, Büyük Şehir Belediyesi ile İlçe Belediyelerinin koordinasyonsuzluğundan mı, başka hesaplardan mı bilinmez, bu şehirde bir bölgenin imar planını bitirmek uzun yıllar sürebiliyor.

 Çekmeköy’de 2/b arazilerinden dolayı büyük bir mülkiyet sorunu vardı. 2012 yılında çıkan 6292 sayılı kanun ile bu sorun da ortadan kalktı. Aynı Kanun farklı uygulamalar ile 2/b mağduru tapusunu aldı, alamayanlar atalarından kalan arazisini yok pahasına satmak zorunda kaldı. Bazıları da arsasını kat karşılığı vererek 2/b ödemesini müteahhide yaptırdı. Her şeye rağmen eski yapılar hızla yıkıldı ve yenileri yapıldı, yapılmaya devam ediyor…

Çekmeköy ilçesi 4 Beldenin birleşimiyle kurulmuştu. Bu Beldeler arasında Alemdağ ve Ömerli  bakir arazinin çok olduğu bölgelerden oluşuyor. Yapılanmaya devam ediliyor olsa da arazinin en az %50 si henüz boş durumda.

Alemdağ stratejik konumu, yol bağlantıları, köprü ve havalimanlarına yakınlığı, arazi yapısı, tarihi geçmişi ve insan yapısı itibariyle hak ettiği ölçüde henüz sıçrama yapamadı. Bir Göktürk olamadı. Makus tarihinden bir türlü kurtulamadı. Bunun nedeni imar planları prangalarından kurtulamamış olmasıdır. Siyasiler tarafından gerekli ilginin gösterilmemesindendir. Karadeniz havzasında, sağlam zeminli arazisi olmasına rağmen 18. Madde imar uygulamaları onlarca yıldır sebepsiz yere bitirilmiyor. Bunun nedeni nedir? Üzerinde eski yapı olan parsellerin dönüşmesi için yapılan imar planları belediyeler tarafından yapılıyor, belediyeye bağlı İski tarafından iptal ediliyor! Bu nasıl bir ikilemdir!

Tarihi Alemdağ meydanında çürük TABUT binalar biran önce yıkılıp yenisi yapılmalıdır. İmar planı dönüşüme uygun olduğu halde ayakta zor duran bu yapılar neden dönüştürülmüyor? İmar yolu üzerinde olan bu yapılar dönüşmediği için trafik sıkışıyor. Bir bölge ana arterinden gelişmeye başlar ve bunu yerel yönetim dizayn eder. Bizde tam tersi oluyor.Arka kısımlarda milyon dolarlık evler yapılırken, merkezde bir asırlık yapılar dönüştürülmüyor! Yeni Belediye yönetimi bu durumun farkında mı?

Ömerli bölgesinin büyük bir kısmı deniz seviyesinde olmasına rağmen, bataklık gibi olan bu bölgelere yüzlerce kaçak fabrika depo yaptırıldı.Bu büyük bir hatadır.Madem bu kadar büyük kaçak yapılar yaptırmaya cesaretiniz vardı, bari buralara önce bu yapıların yapılabileceği bir imar planı yapsaydınız. Bu yapılar alelacele kaçak- göçek yapılacağına, projeli ruhsatlı sağlam bir şekilde yapılırdı. Bataklık olan bu arazilerin zemini sağlamlaştırılırdı, statik hesapları adam gibi yapılır ve kontrol mekanizması çalışırdı. Belediye de harçlarını almış olurdu. Hiçbir kontrolden geçmemiş olan bu yapıların, Deprem veya büyük bir yağışta ne olacağı meçhuldür. İmalat ve depolama imarının şehir dışına çıkarılması büyük bir hataydı, kaçak yapılaşmanın bir nedeni de budur. Bu işten dönülecek ama iş işten geçecek…

İstanbul hızla kuzeye doğru büyüyor. İnsanlar şehrin sakin bölgelerine doğru kaçıyor. Yerel yönetim kavramı özelliğini yitiriyor. Bir ilçede görev yapan bir başkan ilçe sınırlarını bile doğru dürüst bilmiyor. Bazen vatandaş 5 yıl boyunca belediye başkanınla hiç temas edemiyor. Bu iş ruhuna uygun hale getirilmeli, ilçeler daha küçük olmalı. İleride Alemdağ merkezli yeni bir ilçe kurulabilir. Büyük şehirlerde daha iyi hizmet götürebilmek için İlçe sınırları yeniden düzenlenmelidir.

Yerel yönetim yerinden yönetim ile olur…

03/01/2025

İsa Demir

Gayrimenkul Yatırım Uzmanı